Kitap Özetleri

SALMAN KHAN DÜNYA OKULU
Kitap Hakkında
Yazar Adı: Salman Khan
Yayın Evi:Yapı Kredi Yayınları
Sayfa Sayısı:216
Baskı Sayısı:10
Dil: Türkçe
Çeviren: Cem AKAŞ
Basım Tarihi:1.Baskı: İstanbul, Kasım 2014
Eğitimi Yeniden Düşünmek
Kitabın giriş bölümünde eski ve geleneksel sınıf yöntemine karşı Khan Academy'nin nasıl gelecekteki eğitime ön hazırlık olduğundan bahsedilmiştir. Kendinden ve Khan Academy’nin kuruluşundan ve adının nasıl oluştuğundan bahsedilmiştir. Kitabın slogan cümlesi olarak "Herkese, Her Yerde, Dünya Standartlarında Bedelsiz Eğitim "olarak belirlenmiş hepimizin eğitilmesinin önemini yazar vurgulamıştır. İlk olarak kuzeni Nadia’ya ile işe başladığını ardından Nadia'nın kardeşlerine de eğitim vererek Khan Academy'nin kurulmasında ilk adımının atılmaya başladığını açıklamıştır. Kitap dört bölümden oluşmaktadır.
1.Bölüm Öğretmeyi Öğrenmek (Nadia'ya Öğretmek)
Yazar ve kuzeni Nadia arasındaki Nadia'nın 6.sınıf seviye belirleme sınavından düşük puan alması Yazar Salman Khan'ın kuzenine matematik konusunda yardım etmesiyle bir aile ilişkisinden bugünlere Khan Academy'nin kurulmasına sebep olmaktadır. Kitapta şöyle ifade edilir: her öğrencinin zeki olduğunu ve ayrıca bir seviye belirleme sınavına göre insanları başarılı veya başarısız olarak gruplandırıp etiketlemenin doğru olmadığını yazar dile getirir.
Yazar kuzeni Nadia'nın da zeki ve başarılı olduğuna inanıyor ve güveniyor. Yazar öğretmenlik eğitimi almamış ve nasıl öğreteceği konusunda bir fikri olmadan deneme ve yanılma yöntemiyle eğitime başlamıştır. Yazar şöyle der "öğretmek bence apayrı bir beceri hatta yaratıcı, sezgisel ve son derece kişisel bir sanat"der.(23.sayfa)Yazar kuzeni Nadia ve tüm diğer insanların doğru yöntem ve tekniklerle eğitilmesi gerektiğini vurgulamıştır. Yazar ilk olarak kuzeni Nadia'ya telefonla ders verirken daha sonra basit video çekimleri yaparak derslere başlamıştır. Kuzenine cesaret ve psikolojik anlamda matematiğin birim çevirme işlemini yapabileğine inandırarak kendine olan güveni kazanmasını sağlamıştır. Nadia problemleri çözerek hem kendine olan güveni kazanmış hem de bir yanda da daha önce nasıl anlamadığı birim dönüştürme konusunda kendine kızmıştır. Sonuçta Nadia sınavlarda başarılı olmuş ve bir tıp öğrencisi haline gelmiştir. İnsanların öğrenme hızları farklılıklar gösterir.
Kimileri hızlı kimileri yavaş öğrenirler. Hızlı öğrenenlerin daha başarılı olduğu anlamına gelmez yine aynı şekilde yavaş öğrenenlerin de başarısız olduğu anlamına gelmez. Yazar öğrenmede tekrar etmenin çok önemli olduğunu ifade eder. Çektiği basit videoları kaydederek youtube aktararan yazar öğrencilerin takıldığı konu ve kısımlarda tekrar tekrar izlemelerine imkân sağlar. Böylece her öğrenci istediği zaman istediği yerde konularında eksik olduğu kısımlarını tamamlamaya imkân sağlayacaktır. Kitapta saygın eğitimcilerin öğrencilerin dikkat sürelerinin 10 ile 18 dakika arasında olduğunu belirtmişlerdir. Bu dakikalardan sonra öğretmen ne kadar iyi, konu ne kadar ilginç olursa olsun dikkatin dağıldığını ifade etmiştir. Yazar videolarını çekerken dikkat konusunu değer alarak eğitim videolarını çekmiştir. Yazar şöyle ifade eder "eğer dikkat süresi 10 ile 18 dakika ise, sınıf dersleri neden yine de bir saat sürmeliydi?"(33.sayfa) bu konuda geleneksel sınıf yöntemine karşı bir tartışma konusu yaratır. Khan Academy video derslerinde hızlı ve birden fazla kişiye hitap ederek eğitimde etkili bir araç olmaktadır. Kitapta geleneksel eğitimin belirli bir müfredat ve belirli bir zaman aralığında olduğu için bütün öğrencilerin tam öğrenme gerçekleştiremediğini ifade etmiştir. Her öğrenci biriciktir ve özeldir. Yazar şöyle der: Öğretme konusunda hiç bir konu bitmez her konu, ünite ve bilgi birbirinin bütünüdür parçalanmaz bilgi süreğendir aktarılır. Khan Academy öğrencilerin aktif öğrenmelerini, öğrenmenin istekli olarak gerçekleşmesini ve öğrenme sürecinin nerede ve ne zaman gerçekleştirileceğinin özgürlüğünü sağlar ve öğrencileri motive eder.

2. Bölüm Parçalanmış Model (Gelenekleri Sorgulamak)
Yazar geleneklerin sorgulanmasını gerekli görür. Kitapta yazar normal alıştığımız yemek öğünlerini bile belirli bir geleneğe ve standarda bağlı olduğunu ifade eder. Geleneksel okul yönetiminde okul yönetiminin belirlediği saatte okula gidilir, öğrenciler 40 dakika boyunca yerlerinde öğretmenlerini dinlerler. Öğretmenler konu ve müfredata çıkmadan dersleri adeta programlanmış ya da ezbere olduğu gibi anlatır. Kitapta şöyle ifade edilir; geleneksel öğrenme yöntemini öğretme ve öğrenme modelini maymun gibi taklit edildiğine dayalı olduğunu söyler. İnsan dili gelişir bilgiyi paylaşma ve geliştirme ise teknoloji sayesinde ilerler.
Kitapta çıraklık sisteminin ilk kez eğitimin aileden uzaklaştığını çevreyle öğrencinin etkileşime geçtiğini ifade eder.Usta öğretiyor ve hükmediyor öğrenci ustanın dediklerini yapıyor ve öğreniyor.Çıraklık eğitimi aktif bir öğrenmeyi gerçekleştiriyor.Öğrenci yaparak yaşayarak öğrendiği için bilginin kalıcılığı artıyor.Kitap aynı zamana çıraklık eğitimi sayesinde ilk meslek okulların açıldığını ifade ediyor.Yazar Prusya modeline uygun olarak sınıf modellerimizin icat edildiğini ifade eder.Bu model K-12 eğitimi dediğimiz belirli kural ve yasaklara maruz kalındığımız eğitim yönetimidir.Prusya modeli sayesinde öğrencilerin eleştirel düşünme sistemi ve özgüvenleri yok oluyor.Amaç kurallara sadık kalan tek tip öğrenciler yetiştirmeleri olmuştur.Geleneksel öğretimde öğrenciler not ortalamaları için ders çalışıyor.Belirli bir yeterlilik notu sayesinde öğrenci bir üste geçiyor ama konuyu derinlemesine öğrenemiyorlar.Bir üste geçtikten sonra öğrendikleri konunun devamı niteliğinde yeni bilgi öğrenildiğinde  öğrenci başarısız oluyor ve kendini psikolojik anlamda kötü hissetmesine neden oluyor.Kitapta yazar bu durumu şöyle ifade ediyor; gravyer peyniri gibi temelleri nedeniyle ileri bir dersi anlamayan öğrencinin duvara toslayacağını dile getiriyor.Yazar öğrencilerin eksik öğrenmeleri gravyer peyniri gibi boşlukların ortaya çıkmasına neden olduğunu ifade etmiştir.Yazar geleneksel öğrenme öğretmede öğrenciler sınıfta işlenenleri gerçek yaşamda nasıl uygulayacağını nasıl bir ilişki yapacaklarını bilmelerini ifade etmiştir.Yazar test uygulamaların aslında neyi test ettiğini sorar?Yazar test sonuçlarına göre öğrencinin kesin ve net olarak değerlendirmenin mümkün olamadığını ifade eder.Yazar aynı zamanda iyi tasarlanmış testlerin öğrencilerin bilgilerini ölçülebileceğini ifade etmiştir.Testler bulunduğu yönetime göre sürekli değişkenlik gösterir.Kitapta test sonuçlarına göre öğrencileri şubeleri ayırmanın öğrencilerin yaratıcı düşünmelerini engellediğini ifade etmiştir.Kitapta ev ödevleri konusunda bir tartışma meydanı vardır.Neden ev ödevleri?Bir taraf öğrenci ve ebeveynler ev ödevleri verilmesinde yana bir taraf ise verilmemesinden yana çünkü sosyal anlamda geri kaldıklarını düşünüyorlar.Kitapta bazı ebeveynlerin ev ödevlerinin öğrencilere sorumluluk duygusu kazandıracaklarını ifade eder.Her öğrencinin öğrenme süresi farklıdır. Khan Academy bu farklı öğrenmeleri ortadan kaldırmak için kurulmuştur.Kitapta okulun ekonomisi ve ülkenin eğitime ödediği ücret önemli olduğunu ifade etmiştir.Yazar teknolojiyi akıllıca kullanmayı vurgular.Yazar kitapta devlet okullarıyla özel okulları arasında bir karşılaştırma yapar.

3.Bölüm Gerçek Dünya (Teori ve Pratik)
Yazar eğitimin var olan durumunu eleştirmenin kolay olduğunu bu durumu düzeltmenin teoriler üretilerek gerçekleştirileceğini ifade etmiştir. Khan Academy yazılımının nasıl yazmaya başladığını ve kimlerin yardımı olduğundan bahsetmiştir. Yazar Khan Academy işine başlamadan serbest yatırım fonu işinde çalıştığını ifade ediyor. Youtube de binlerce öğrenci ve insanlara hitap eden Salman gerçekte birebir etkileşimde bulunamıyordu. Salman Khan’a güzel bir teklif gelmiştir. Khan Academey projesini gerçek bir okulda uygulanmasını istemişlerdir. Yazar sınıfları seviye sınıflarına göre ayırmıştır. İleri seviyedeki öğrencilerin belli bir süreden sonra eksik oldukları konuda geri kaldıkları gözlenmiş, düşük seviyedeki öğrenciler sıfırdan başlayarak ileri seviyedeki öğrencileri geçtiği gözlenmiştir. Kitapta öğrencilerin aktif bir şekilde eğitime katılmalarını ifade etmiştir. Eğlenerek, oyunlar oynayarak yeni fikir ve yeni bir icat ortaya koyarak daha iyi bir eğitim alınacağını ifade etmiştir. Kitapta Khan Academy projesinin çok ilerlediğini Salman Khan artık serbest yatırım işinden ayrıldığını ifade eder. Yazar öğrencilerinden ve birçok ünlü kişilerden destek ve olumlu dönütler aldığını ifade eder. Kitapta Los Altosu Deneyi sayesinde 5. ve 7.sınıf olmak üzere iki tane pilot sınıf seçiliyor. Beşinci sınıfların başarılı bir test sonucu oluyor yedinci sınıfların ise alttan birçok bilgi eksiklikleri olduğu için deneyde başarılı olamıyorlar.

“İster 20 ister 80 yaşında olsun, öğrenmeyi bırakan kişi yaşlıdır. Öğrenmeyi sürdürense daima genç kalır. Hayattaki en önemli şey, kafanızın genç kalmasını sağlamaktır.” (148)

                                                                                                               Henry Ford

Kitapta bu söz beni çok etkiledi. Eğitimin her zaman gerektiği olduğunu ifade etmiştir. İnsan bilgiyi öğrendikçe mutlu olur hayatta yaşadığının bir anlamı olur. Kitapta pedagoji terimi öğretmenlere vurgu yaparken eğitimin her kesime uygulanması gerekliliğinden bahsetmiştir. İnsanlar farkında olmadan değişirler ve bilgi öğrenirler.

4. Bölüm Dünya Okulu (Belirsizliği Kucaklamak)
Hayat, iklim, insanlar ve eğitim kısacası her şey değişiyor. Bu değişim eğitim açısından nasıl bir değişim gösteriyor olumlu mu olumsuz mu? Bir belirsizlik yaşanıyor. Kitapta Salman Khan’ın öğrencilik geçmişinden bahsediyor. Yazar gelecekteki tek derslikli okul fikrinin güzel olabileceğini savunuyor. Farklı yaşlardaki öğrencilerin birbiriyle kaynaşması gerektiğini ifade ediyor.Geleneksel sınıf öğretimi dünyanın en yalnız işlerinden biridir. Etrafı bir öğrenci deniziyle çevrili öğretmen körfezdeki bir yalnız kaya gibidir. “ (170)Bu benzetme geleneksel eğitimi çok güzel bir şekilde açıklamıştır. Geleneksel eğitimde öğrenciler pasif bir şekilde bütün bilgiyi öğretmenlerinden aldığını öğrencilerin bir çabası olmadığını ifade etmiştir. Kitapta öğrencilerin sessiz ve hepsinin belirli bir düzen içerisinde birtakım kurallarla tek tip öğrenci yetiştirmenin doğru olmadığını eleştirir. Bu durumu bir cenaze ortamı benzetmesi yaparak öğrencilerin eğitiminin bu şekilde olamayacağını ifade etmiştir. Yazar aksine öğrencilerin içlerinden geldiği gibi davranmaları gerektiğini ve ses çıkarmalarını dile getirmiş bu şekilde ideal bir sınıf ortamı oluşacağını ifade etmiştir. Kitapta yaz tatili fikrinin çağdaş bir eğitime katkı sağlamadığını boşa geçmiş bir zaman ve para olarak değerlendiriyor. Öğrenciler yaz tatilinde öğrendikleri bilgileri unutuyor öğretmenler ise eğitim vermeden ücret alıyor. Yazar zengin aileler için durumun biraz daha farklı olduğunu öğrencilerin aileleriyle birlikte seyahat ederek ufuklarını genişletme fırsatları olduğunu ifade etmiştir. Yazar kendi hayalindeki okulun yaz tatili diye bir kavramın olmamasını öğrencinin istediği zaman tatil yapmasını ifade etmiştir. Bu şekilde eğitimden öğrenci uzaklaşmayacaktır. Yazarın amacı öğrencilerine tam bir öğrenme imkânı sunmak istemesidir. Yazar geleneksel eğitimdeki not mantığını doğru  bulmamaktadır. Khan Academy misyon tanımı “ Herkese, her yerde, dünya standartlarında bedelsiz eğitim sunmaktır.”Kitapta insanın kendi çocuklarının çok değerli olduğunu, her ebeveynin çocuğunun iyi bir eğitim almasını ifade etmiştir.Fakat hiç kimsenin eşit standartlar ve şartların  olmadığını dile getirmiştir.Yazar bilgisayar temelli eğitimin şartları herkese eşitleyeceğini düşünmüştür.Kitapta öğrencinin iyi bir üniversiteden mezun olması onun başarılı olacağı yine aynı şekilde yerel bir üniversiteden mezun olanın da başarısız olduğu anlamına gelmez.İnsanın kendini yetiştirmesi, tecrübe etmesi ve iyi bir referansın olması başarılı kılar.Kitapta staj eğitimlerin önemi vurgulanmıştır.

SONUÇ
Kitapta eğitimde eski geleneklerin değiştirilmesi gerektiğini yeni yaratıcı fikirlerin olması gerektiğini anlatmıştır. Khan Academy’ nin yeni fikre emek harcadığını ifade etmiştir. Yapmış olduğu denemeler ve projelerin başarılı olduğunu anlatmıştır. Öğrencinin belirli bir müfredata bağlı kalmadan kendi öğrenim hızının kendisinin belirlemesi sayesinde eğitimin daha kaliteli olduğunu ifade etmiştir. Her öğrencinin biricik ve tek olduğu öğrenciye özel öğretim yöntemi belirlenmelidir. Ayrıca öğrencilerin eksik yönden geliştirilmesi gereklidir.
Yazar öğrenciler utanmadan kendilerini ifade etmeleri vurgulanmıştır. Okulların dünyanın sessiz yer olmayacağını aksine arı kovanı gibi olması gerektiğini ifade etmiştir. Kitapta Khan Academy ‘nin hem topluluklar için hem de uluslararası eğitimde eşitsizliklerin kaldırılmasına katkı sağladığını ifade etmiştir. Yazar kaliteli ve güncel bilgileri kolay ve hızlı bir şekilde sunmanın zevkini yaşıyor. Öğrencilere daha fazla güven ortamı ve sorumluluk verecektir.

YORUM BÖLÜMÜ
Khan Academy hakkında bilmediklerimi öğrendim.  Khan Academy ‘nin nasıl kurulduğunu ve nasıl geliştirildiğini öğrendim. Salman Khan hakkında bir bilgim ve fikrim oldu. Eğitime sıfırdan başlayan bir insanın başarılı olması beni etkiledi. Öğrencileri notlandırırken o anki durumu değerlendirmenin doğru olmadığını öğrendim. Kitabın bana en büyük etkisi misyonunda olduğu gibi “Herkese, her yerde, dünya standartlarında, ücretsiz eğitim” olması eğitimde fırsat eşitliğini sağlaması beni etkiledi. Bazı doğru bildiklerimin yanlış olduğunu öğrendim. Kitap şu anki aldığım eğitimi düşünmeme imkân sağladı. Öğrencilere eğitim verirken onların özel olduğunu ve onların anlayabileceği şekilde eğitim verilmesi gerektiğini öğrendim. Öğrencilere çok yönlü bir eğitim imkânı sunmamız gerektiğini anladım. Kitabın bana kattığı,  isteyince herşeyi yapabileceğimizi yeter ki inanmamız ve kendimize güvenmemiz gerektiğini anladım. Eksik bilginin üstüne yeni bilgiler eklenince verimli bir öğrenmenin olmadığını tam öğrenmenin temelin başlangıcı olduğunu anladım. Öğrencileri gerçekten anlamamız gerektiğini anladım. Kitabın bana katkısı öğrencinin sessiz olmaması gerektiğini aksine gürültü yapması gerektiğini öğrendim. Öğrencileri tek tip fabrikadan çıkan ürün gibi değil onları mutlu, düşündüren, eleştiren ve kendi problemlerini kendileri halledebilen bir nesil olarak yetiştirmemiz gerektiğini anladım. İnsan yapabildiği ve zevk aldığı işleri yapmak ister öğrenciye eğitim verirken öğrencinin bundan hoşnut olması gerekiyor. Yapabileceğine inanmamız gerekiyor. Ön yargılı yaklaşmamak gerektiğini düşünüyorum. Öğrenci hayal dünyasını açık bir şekilde korkmadan ifade etmesi gerektiğini düşünüyorum.Öğrencilerin yaş açısından karma sınıflarda olmasını yardımlaşma, dayanışma ve sosyal ilişki açısından avantajlı olabileceğini düşünüyorum.Yapabileceğimiz işlerin projelerin teoride ve eleştirmede kalmadan bunu uygulayıp pratiğe dökmemiz gerektiğini düşünüyorum. Bilgisayarı ve teknolojiyi verimli ve etkin kullanıldığında faydaları vardır. Bilgisayar destekli eğitimin geleneksel eğitime entegre edilip faydalanılması gerektiğinin eğitim açısından verimli olacağını  ve katkı sağlayacağını düşünüyorum.






 KİTAP HAKKINDA

  Yazar Adı: Ayşe KULİN

Yayın Evi:Remzi Kitabevi

Sayfa Sayısı:168

Baskı Sayısı: 27.Basım

Dil:Türkçe

Basım Tarihi:2004
              



Ayşe Kulin Kardelenler Çağdaş Türkiye'nin Çağdaş Kızları

Kitapta Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesindeki kızların okumak için vermiş olduğu istek ve amaçlar ifade edilmiştir. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ile başlanılan Kardelenler proje Turkcell’in destekleri ve katkılarıyla Doğu ve Güneydoğu kardelenlere kız çocuklarına eğitim hakkı kazandırılmıştır. Kitapta Şener, Güler, Selma, Fikriye, Asu ve diğerleri gibi birçok kızın Çağdaş Türkiye'nin Çağdaş Kızları projesine başlangıcını ve yaşamlarından örnekler vardır. Kitapta kardelenlerin hepsinin amacı okuyup meslek sahibi olup kendi memleketlerine yardımcı olmalarıdır.
Kitapta kardelenlerin geleceğin kız çocuklarına örnek olup okutulmalarına katkılar sağlamaktadır. Onların bilinçli bir şekilde büyümelerini istemeleridir. Kitapta kardelenlerin ailelerin genelde çok çocukların olması, maddi imkânsızlıkların olmasından bahsedilmiştir. Kitapta annelerin çoğunun Türkçe bilmediğini, babaların genelinin işsiz olduğundan bahsedilmiştir. Kitapta kardelenlerin hepsinin ortak yönü hayatları boyunca hiç sinemaya ya da tiyatroya gitmediklerini ve kitap okumadıklarını ifade eder. Kitapta televizyonu olanların Ebru Gündeş, İbrahim Tatlıses ve Petek Dinçöz dinlediklerini, Çiçek Taksiyi seyrettiklerini ifade etmiştir. Kitapta Çağdaş Türkiye'nin Çağdaş Kızları projesini bursunu kazanan kardelenler İstanbul'a geldiklerinde trafiğin hızlı aktığını gördüklerinde kaderlerin değişeceğine inanmışlardır. İstanbul TED Kolejine gelen kardelenler okulun yatakhanesini, yemekhanesini, derslikleri ve bahçesini gördüklerinde bambaşka bir şehirde olduklarına inanamadılar. Kardelenler okula uyum için bir ay önce gelmişlerdi. Kitapta Suna Şanlıurfa’nın bir köyünde doğduğunu beş kardeş olduklarını anne ve babalarının terörist kurşunları tarafından öldürüldüğünü kardeşleri ile birlikte  ilk amcalarının evine sığındığını daha sonra hepsinin farklı yetiştirme yurtlarına gönderildiği ifade edilmiştir. Suna Çağdaş Türkiye'nin Çağdaş Kızları projesinin bursunu kazanıp İstanbul'a geldiğinde ortama hemen uyum sağlamıştır. Okuldaki bilgisayar çok etkilemiştir. Hedefi astronot olmaktadır. Bir gün okulda spor yaparlarken Suna rahatsızlanır ve öğretmeni durumu fark eder Sunayla ilgilenir testler yapılır, ilaçlar yazılır. Suna hayatında ilk kez gördüğü ilgiden öğretmenine “Siz beni çok mu seviyorsunuz öğretmenim? ”diye sormuştur. Öğretmeni biz bu ilgiyi bütün öğrencilere gösterdiklerini ifade etmiştir. Suna sevilmenin ilgi gösterilmenin çok güzel olduğunu anlamıştır. Kitapta doğu Anadolu'nun soğuk ikliminde, kar kalkmadan açan kış çiçeğe kardelen adı verildiği ifade edilmiştir.Kitapta kız çocukların kardelenlere benzetilmesi geleneklerine ve törelerine engel olarak, bilgiye okumaya koşan kız çocukların ışığa aydınlığa çıkacakları ifade edilmiştir.Kitapta Karsın Kağızman ilçesinin tarihi geçmişinden bahsedilmiştir.Nurhan Kars'ın Kağızman ilçesinde yaşayan kardelenin babası, kızların okumasına karşı değildir.Beş kızı olduğunu maddi imkanlar nedeniyle diğer kızlarını okutamadığını ifade etmiştir.Kitapta Nurhan'ın babası kızların okumaya erkeklerden daha çok ihtiyacı olduğunu ifade etmiştir.Kitapta annelerin köle gibi kullanıldığı hiçbir haklarının olmadığını ifade etmiştir.Kitapta Demet kardelenin babasının erkek çocuk düşkünü olduğunu dört kızdan sonra oğluna verdiği isim de bir gün olduğunu ifade etmiştir. Bir gün erkek çocuk olması babasını çok mutlu etmiş.Demet Çağdaş Türkiye'nin Çağdaş Kızları projesi kazandığında çok mutlu olmuş.Babasına ve çevresindeki diğer insanlara kız çocukların da meslek sahibi olup ailesine bakabileceğini ifade etmiştir.Kitapta Iğdır şehrinin iki kesimden oluştuğunu ifade etmiştir.%70’Azeri, %30’u aşiret kökenli olduğunu ifade etmiştir.Azeri vatandaşların kız erkek ayrımı yapılmadan okula gönderildiğini, aşiret kökenlilerin ise kız çocukların okula gönderilmediğinden bahsedilmiştir.Kitapta Erzurum şehrinin tarihini ve önemini vurgulamıştır.Mustafa Kemal Atatürk’ün “Ulusal sınırlar içinde vatanın bölünmez bütünlüğü”kararının burada alındığını ifade ediyor.Erzurumluların birbirlerine ağabey, delikanlı,babayiğit anlamlarına gelen dadaş kelimesini dediklerini ifade ediyor.Semra kardelenin babası yıllarca baraj inşaatlarında çalışmış trafik kazası geçirince sol tarafı tutmamış bu yüzden ilerde Semra doktor olmak istiyor.
Kitapta çalışan bir öğrencinin yolunu hiçbir şeyin engel olamayacağından bahsetmiştir. Semra annesine örnek olmuş annesi ilçede açılan okuma yazma kursuna katıldığını ve birincilikle bitirdiğini ifade etmiştir. Kitapta annenin okumayı çok sevdiğini hatta bazen ev işlerini bile aksattığını ifade ediyor. Gül Seda kardelen ilerde doktor olmak istediğini ifade ediyor. Gül Seda doktor olup köyüne döndüğünde doğum kontrolü uygulatmayı amaçladığını ifade ediyor.
Kitapta genelde ailelerin çok çocuklarının olmasından bahsediyor. Halkın tek eğlencelerinin televizyon olduğundan bahsediyor. Sosyal yaşantıların olmadığı için dedikoduya başvurduklarını kızları daha çok baskıladıklarını kitapta ifade ediyor. Kitapta Zehra kardelenin Atatürk'e borçlu olduğunu ve Anıtkabir gidip ona teşekkür edeceğini ifade ediyor. Aldığı eğitim sayesinde daha iyi bir hayat yaşayacağına inanıyor. Kitapta Doğubayazıt kaymakamı liseli kızları dinlerken kapısına yardım için bir anne geldiğini, kucağındaki bebeğinin ishalini durduramadığını ölmek üzere olduğunu ifade ediyor. Kaymakamın dediğine göre anne ve babanın zihinsel engelli olduğunu daha evde iki tane daha engelli çocukların olduğunu ifade ediyor. Kaymakam kız çocuklara okumaları gerektiğini bu tür felaketlerin kendi bölgelerinde olmaması için bölge halkının bilinçlendirilmesi gerektiğinden bahsetmiştir.
Kitapta Doğubayazıt kaymakamın Nurullah Çakır'ın kız çocuklarına eğitim yönünden her türlü desteği verdiğinden bahsedilmiştir.
Kitapta Şanlıurfa'nın peygamberler ve efsaneler şehri olduğu ifade edilmiştir. Kitapta Nemrut kralının etrafa dehşet açan zalim bir insan olduğunu Hz. İbrahimin onun krallık yaptığı dönemde doğduğu ifade edilmiştir. Nemrut rüyasında o yıl doğacak olan çocuklardan birinin kendisini öldürüleceğini görür ve bütün hamile kadınların öldürtülmesini ister. İçlerinden sadece bir hamile kadını kaçtığını ifade eder kitap. Yıllar sonra oğlu olmayan Nemrut bu çocuğu evlat edinir ve adını İbrahim koyar. Zaman içerisinde Nemrut’un kızı Zeliha ve İbrahim birbirlerine sevdalanırlar. İbrahim çok tanrılı inanca sahip halkı ve putlara tapanları gördükçe bir yanlışlık bir saçmalık olduğuna inanır ve derin düşüncelere dalar. Bir gün putlara tapan halka “Ey kavmim, bu taptığınız putlar hep yok olmaya mahkûm varlıklardır. Ben bunlara Allah diyemem. Allah yerleri, gökleri ve doğada var olan her şeyi yaratandır. Sadece O’na tapınız”(110)der. Eline geçirdiği baltayla putları kırmaya başlar. Olayı duyan Kral Nemrut İbrahim’in yakılmasını buyurur. İbrahim yakılacağı sırasında Tanrı’nın, ateşe, ”Ey ateş İbrahim’e karşı serin ve selamet ol!”(110) diye emir verilir ateş suya, odunlar ise balığa dönüştüğünü ifade eder. Bu balıklı göle Halil-ür-Rahman adı verilmiştir. İbrahim’e inanan sevdiği kızda kendini ateşe atmıştır. Bu göle de Zeliha ‘nın gözyaşları anlamına gelen Ayn-ı Zeliha adı verildiği ifade edilir. Kitapta Şanlıurfa hakkında buna benzer birçok rivayet olduğundan bahsedilmiştir.

Fulya kardelen kitapta doğuda görev yapmak istediğini batıda verimli olmayacağını herkesin batıya yöneldiğini ifade etmiştir. Kaymakam Tülay Baydar Çağdaş Türklerin Çağdaş Kızları projesi burs dağıtım töreninde protokol sırasında oturan gencecik bir bayan olduğunu kitapta Ağrı Tutak doğumlu olduğunu ve şuan kaymakam olduğunu dile getiriyor kardelenlerin de yapabileceğini ifade ediyor. Hatta vali, bakan, başbakan olabileceklerini ifade ediyor. Yeterli istek ve azimle çalışmaları gerektiğinden bahsediyor. Kitapta yönderlik programından bahsedilmiştir. Yönderlik kelimesinin mentor kelimesinden oluştuğunu gençlerin olgunlaşmalarına ve kişisel gelişimlerine yardımcı olan değerli kişiler olarak kullanıldığı ifade edilmiştir. Kitapta programın amacını, ailelerinden ilk defa ayrılıp başka şehirlere okumaya gitmiş genç kızların, çevreye uyum sağlamaları için eğitim süresi boyunca kızlara her konuda yönderlik yapacak bir ablalara sahip olmalarıydı şeklinde ifade edilmiştir.

Kitapta Ayşe Kulin’in Çağdaş Türkiye'nin Çağdaş Kızları Projesine Turkcell’in telefonuyla başladığını ifade etmiştir. Yazar 1839-1908 yılları arasında Türk kadının birey olmaya başladığı çabasından bahsetmiştir. Yazar Osmanlının son zamanlarındaki kadınlara verilen değersizlikten bahsetmiştir. Kitapta Şinasi, Namık Kemal ve Şemseddin Sami gibi ileri gelen Osmanlı aydınların batı tarafından gerilememizin sebebi olarak kadınlara verilen eğitim ve önemin olmadığını ifade ediyor.
Kadınlarda zaman içinde kendilerini geliştirdiler ve haklarını savundular. Haklarını savunurlarken yazıya döktüler ilk  erkek isimleri ile  savundukları hakları daha sonra kendi isimleri ile ifade ettiler. Kitapta kurtuluş savaşı zaferinden ve Cumhuriyetin ilanından sonra kadınlara birçok hakların getirildiği ifade edilir.


YORUM BÖLÜMÜ
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerine yönelik Turkcell’in katkılarıyla Çağdaş Türkiye'nin Çağdaş Kızları projesini bilmiyordum. Bu projenin amacı beni etkiledi. Kitabı okurken kardelenlerin yaşanmışlıkları hayatta güçlü olmaları beni hem hüzünlendirdi hem de gururlandırdı. Kardelenlerin hepsinin hayalinin ve umudun olması beni etkiledi. Bu proje kızlara umut olduğunu, ışık olduğunu düşünüyorum. Kardelenlerin hayatına bir dokunuşta onların mucizelerini gerçekleştirmesi çok güzel. Kitabı okurken bazı yerlerde şaşkınlığım, bazı yerlerinde üzüntüm ve bazı yerlerinde mutluluğum oluştu. Yeni gelenekler öğrendim örneğin ölülerin resminin örtülerle kapanmasını öğrendim. Kitabın adının neden kardelenler olduğunu kardelen kelimesinin ne anlama geldiğini öğrendim. Doğu ve Güneydoğudaki kız çocuklarına verilen değersizliği öğrendim ve gerçekten bu yöreleri daha fazla kadın erkek demeden bilinçlendirmemiz gerektiğini anladım.
Eğitim hakkının herkese eşit verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Maddi ve manevi imkansızlıkların giderilmesi için bu tarz projelere destekleyerek katkı sağlamamız gerektiğini düşünüyorum. Kız çocukları olarak daha fazla okumamız gerektiğini, kendi ayaklarımız üzerinde durmamız gerektiğini düşünüyorum. Bence bir ülkenin kalkınmışlığını istiyorsak ilk olarak eğitim düzeltilmeli ve kız çocukları eğitilmelidir. Çünkü çocukları anne yetiştirir. Bilinçli anne bilinçli birey anlamına gelir. Öğrencilerin özellikle kız çocukların sinemaya, tiyatroya gitmeleri gerektiğini, spor yapmalarını eğlenmeleri gerektiğini kitap sayesinde daha iyi anladım. Sosyal ve psikolojik anlamda kız çocukların okuyabileceklerine inandırmamız ve güven vermemiz gerektiğini anladım. Kitap Doğu ve Güneydoğudaki kız çocuklarını ele almış ama bence bütün kız çocukları başta olmak üzere eğitimin herkese eşit şartlar altında verilmesi gerektiğine inanıyorum. Osmanlının gerileme zamanında ileri gelen aydınlar sayesinde kız çocuklarının önlerinin açılması Cumhuriyetin ilanından sonra kadınlara verilen desteklerin artması başta Mustafa Kemal Atatürk’ün ve ileri görüşlü insanların desteklemesi eğitime verilen önemi vurgulamış biz kız çocukların okutulması beni mutlu etmiştir.




Yorumlar

  1. Iki kitap da çok hoşuma gitti. Khan akademiye üyeliğim var ve fırsat buldukça bakıyorum ve çok güzel eğitimleri var ama kurulmasını, kimin kurduğunu bilmiyordum öğrenmiş oldum. İkinci kitap ise ilgimi daha çok çekti bende Karslıyım ve kitapta doğu ve güneydoğunun Çağdaş Türkiye'nin Çağdaş kızları projesini hiç duymamıştım. En kısa zaman da bu kitabı alıp okumak istiyorum.

    YanıtlaSil
  2. Salman Khan - Dünya Okulu
    Khan akademi hakkında açıkçası geniş bir bilgiye sahip değildim. Dünya Okulu kitabının özeti bile beni bu konuda araştırma yapmaya yönlendirdi. Yazarın yalnızca kuzenini çalıştırarak öğretime başlaması ve bunun sonucunda çok başarılı bir eğitim sistemine sahip olması inanılmaz gibi geliyor insana. Yazarın kuzenine eğitim verirken uyguladığı kısa video öğretimleri günümüzde çokça yaygınlaşmış olmasına rağmen, istenilen seviyede başarı getirdiğini düşünmüyorum ben. Çünkü süreleri uzun tutuluyor ve dolayısıyla öğrenci sıkılıyor. Neredeyse tüm eğitim kitaplarında değinilen bir konuya burada da değinilmiş: her öğrenci başarılı olabilir, yeter ki elinde imkanı olsun ve tüm öğrenciler eşit şartlarda eğitim alsın.

    Geleneksel eğitim sistemlerinde yazarın dile getirdiği gibi öğrencilerin konuyu öğrenmemesi, ezberleyerek yalnızca dersi geçmeye çalışması söz konusu. Bu durum da tabii ki az da olsa öğrenilen bilgilerin mutlaka unutulmasına neden oluyor. Birçok bilimsel araştırmada da sözü geçmiştir bunun: ezberlenen bilgiler mutlaka unutulur, unutulmaması için özümsenerek, bir zamana sıkıştırılmadan, eğlenerek, yaparak ve yaşayarak öğrenilmesi gerekir. Ben aldığımız eğitimlerin birçoğunun kalıcı olduğunu düşünmüyorum.

    YanıtlaSil
  3. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  4. Ayşe Kulin - Kardelenler
    Doğu bölgelerinde kız çocuklarının hor görüldüğü, okumasının hoş karşılanmadığı kesimler günümüzde de hala görülmektedir. Doğu bölgelerinde yaşayan kızlar da okumaya en istekli olan kişilerdendir. Çünkü okula gitmek onlar için zor hatta bazıları için imkansız kabul edilmektedir. Zoru başarmak ise herkesin yapmak istediği bir şeydir. Kitapta değinildiği gibi o bölgelerde tek sosyal faaliyetin, imkanı olanların televizyon izlemesi olması da yeniliklerden kolayca haberdar olunmasını zorlaştırmaktadır.

    Çağdaş Türkiye'nin Çağdaş Kızları projesi, doğu bölgesindeki, çeşitli sebeplerden dolayı imkanı olmayan kızları, eğitimlerini tamamlamaları için İstanbul'a getirerek, belki de günümüzdeki binlerce bireyin hayatında olumlu değişikliklere yol açmıştır. Anne babası, gerekli eğitimi almadığı için, cahiliye döneminden izler barındırdığı için ya da "Kız çocuğu bu, dizini kırsın otursun evinde!" anlayışına sahip oldukları için okuma imkanı elinden alınan, anne babasının düşünme biçimine göre düşünmeye zorlanacak olan kızları bulunduğu durumdan kurtarıp; her birine eğitim vermekle, bir meslek edindirmekle, en önemlisi de her birine öz güven kazandırmakla hayatlarında önemli değişiklikler meydana getirmişlerdir. Şüphesiz ki bu değişiklikler de sonraki nesillere aktarılmış, böylece binlerce bireyin hayatında olumlu değişiklikler meydana getirmiştir.

    YanıtlaSil
  5. SALMAN KHAN DÜNYA OKULU hakkında daha önce bir bilgim yok fakat özetten anladığım kadarı ile yaz tatilleri sunucun da okuldan uzaklaşıldığını düşünüyorum bilgilerin unutulduğuna katılıyorum. Geleneksel sistem gerçekten verimsiz bir sistem 40 dakika sınıf ortamından zorunlu dinlemek hiç bir dersi sınıf da öğrenemedim sadece devamsızlıktan kalmamak için gidiyorum khan akademide ki gibi herkes bireysel ve rahat ettiği ortamlarda öğrenmek daha güzel bilgisayar ile öğrenme de ben anlamadığım konuları sınıf ortamında 5 kere hiç bir öğretmene anlatamazsın fakat bilgisayar ile öğretimde bu gayet mümkün. Khan akademi çok güzel bir hareket çok beğendim.
    Ayşe Kulin Kardelenler Çağdaş Türkiye'nin Çağdaş Kızları- Doğu ve güneydoğu Anadolu bölgelerinde kız çocuklarının okumasının gereksiz görülmesi Türkiye'nin acı bir aslında o bölgelerdeki kız çocuklarının topluma kazandırılması gerçekten çok önemli bir kadın ayrıca bir annedir kadınların eğitimi her zaman önemlidir. Kadınlar eğitilir ise toplumun bütün bireyleri eğitimli bir kadının çocuğu olur ve çok önemlidir. Bu harekat kız çocuklarının topluma kazandırılması gerçekten çok güzel bu kitabı okuyacağım teşekkürler özetler için.

    YanıtlaSil
  6. Khan akademi benim uzun süredir duyduğum ve merak ettiğim bir sistemdi. Ama vakit bulamamıştım bu kitap özeti ilgimi daha fazla arttirdi. Herseyden önce bu kitabi bende okumak birde kendi gözümden incelemek istedim. Düşünceleri uyguladığı sistemi özetten anlaşılacağı üzere baya doğru ancak uygulanabilirligi her sistemdeki gibi ulkemizde koca bir tartışma konusu. Yine de farkli fikirler dusunceler sistemler hakkinda bilgimizin olmasi için okunmasi gereken bir kitap. Kardelenler ise başlı başına örnek alınacak bir kitap. Insanin içine dokunan bir yani var hepsinin. Seçtiğin bize aktardığın kadari bile içimde bir yerlere dokunmaya yetti. Eminim okurkende zevk alarak okudugun bize tavsiye edebileceğin kitaplar olmus ikiside

    YanıtlaSil
  7. Khan Akademiyi ilk defa Özel Öğretim Yöntemler II dersinde duymuştum. Ama hiç araştırma yapma fırsatı bulamamıştım. Genel olarak güzel bir proje. Hemde teknoloji çağındayız, çok büyük kitlelere yayılıp herkesin eşit bir şekilde bilgilenebiliceği, çağdaş bir sistem. Herkesin öğrenme süresinin farklı olduğu duüşüncesinin üzerinde durması çok hoşuma gitti. Biraz merak duygusunda uyandırdı. Başlı başına bir başarı hikayesi olması lazım. Ellerine sağlık güzel görünüyor ��

    YanıtlaSil
  8. Ayşe Kulin’ in elinden çıkmış fevkalade bir kitap.Okuyan herkesin bir parçada olsa kendini bulacağını düşünüyorum. Gelişmekte olan ülkemizde ne kadar aza indirgenmiş olsada hala bir yerlerde varlığını sürdüren bir cahiliye toplumu varlığını sündürüyor. Özette çok güzel anlatmışsın. Erzurumluyum bende. Erzurum’un soğuk ve dondurucu kışından sonra, baharın varlığını simgeliyor Kardelen. Karlar erimeye başlayınca çıkar kardelen çiçeği. Umudu simgeler. Yeniliği simgeler. Kitabı fırsatını bulunca hemen almaya çalışacağım. Bu güzel özetinden dolayı teşekkürler...

    YanıtlaSil
  9. Ilk kitap olan Khan Akademi geleneksel eğitimin yerine herkese heryerde eğitim imkanı vererek eğitim de firsat eşitliğine de katkı sağlamaktadır. Kitabın ayrı ayrı bölümlerden oluşması da akılda kalıcılık bakımından etkili olmuştur.
    Ikinci kitap ise Günümüze kıyasla eskiden daha fazla problem olan kız çocuklarının eğitimden mahrum edilmesini anlatan bu kitap toplumumuzun kanayan yarasına değinmiştir.Gunumzde de hala olmakla birlikte kız çocuklarınin okumasi gerektiği düşüncesi artmıştır farklı kampanyalarla da buna destek verilmiştir.
    Her iki kitap ta özetinden anladığım kadarıyla çok güzel içeriğe sahip. En kısa zaman da alıp okumak ısterim. Emeğine sağlık...

    YanıtlaSil

Yorum Gönder